Yüzleşme, Bellek Odası, Gavur Mahallesi… Ve daha onlarca stant.
Batman’da Amele bir babanın oğlu olarak hayata gözlerini açan Ahmet Güneştekin, çocukluğundan itibaren resme İlgi duymaya başladı.
İlk standını Okul kütüphanesi’nde daha 15 yaşındayken açan Güneştekin, dünyanın sayılı sanatkarları ortasına girdi ve farklı ülkelerde stantlar açtı.
Doğduğu coğrafyayı unutmayan Güneştekin, geçen Yıl “Kendi Mahallem” dediği Diyarbakır’da açtığı “Hafıza Odası” standı ile uzun mühlet gündemde kaldı.
Diyarbakır’daki stant ile ilgili, “Dünyanın pek Fazla kentinde stantlar açtım, Aka sanat etkinliklerinin içinde yer aldım. Ancak daima bu coğrafyada insanların, kendi ortalarından çıkan birinin yaptığı işleri görmesini arzuluyordum”diyen Güneştekin, bu Defa “Gavur Mahllesi” standı ile gündemde.
Ege coğrafyasının her iki yakasında yaşayan insanların “mübadele” periyodunda yaşadıklarını husus Meydan stant, ismini de geçen Yıl hayatını kaybeden Diyarbakırlı Ermeni Müellif Mıgırdıç Magrosyan’ın yaşadığı coğrafyayı anlattığı “Gavur Mahallesi” kitabından aldı.
“Gavur Mahallesi”, bir bavula sığdırılmış hayatların kıssasını anlatıyor.
Güneştekin’in ‘Sanat pratiğimin en kapsamlı sergisi’ dediği çalışma, Gavur Mahallesi kitabındaki üzere kültürel çeşitliliği vurguluyor ve Fazla damarlı bir Bina üzerine kurgulandı.
Sergide, Görüntü yerleştirme, Fotoğraf, Seramik, üzere farklı disiplinlerde üretilen çalışmalardan oluşan geniş bir seçki yer alıyor. Ayrıyeten Sanatkarın nihayet devirde taş ve çelik materyallerden ürettiği, Güneş Taşı “Sunstone” serisinden yaptığı heykelleri de stantta yer aldı.
Sanatçı, “Gavur Mahallesi” standını, yüzleşme serilerinin devamı ve en değerlisi olarak kabul ediyor.
Ahmet Güneştekin, sergide mübadele ve sonrasındaki bütün kitlesel yerinden edilmelerde olduğu üzere ayrıştırıcı uygulamaların milletlerarası mülteci ve göçmen dalgalarıyla daha görünür hale geldiğini anlatıyor.
“Gavur Mahallesi” standı, insan olmanın tarihî, kültürel ve politik olarak Fazla taraflı tesirlerini manaya imkanı da sunuyor.
Çok disiplinli bir çalışmayla biçim, gereç ve yüzeyle bağlantı kurarken geçmişi şimdiyle Birlikte inceleyerek yaşananlara başkalığın gözünden bakmak için bir Meydan yaratan Güneştekin, konuşmasında Kıymetli bildiriler verdi:
“Ben bir sanatçıyım ve vaktin şahidiyim. Birebir vakitte tanıklık ettiğim Tüm vakti sonraki kuşaklara sanat yoluyla bırakma vazifem var. Benim yaşım ve yaşadıklarım hafızamda Fazla derin izler bıraktı. Bir sanatçı olarak bunlara karşı kesinlikle bir eleştirimin olması gerekir.”
Serginin mesken sahibi İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer de, Ahmet Güneştekin’in yapıtlarıyla üniversal izler bıraktığını söyledi.
“İzmir olarak bu kalıcı izlere konut sahipliği yapmanın gururunu daima taşıyacağız” diyen Soyer, şöyle devam etti:
“Gerçektende o denli bir Hız çağında yaşıyoruz ki; hayat bizle başlayıp bitiyormuş üzere yaşıyoruz. Halbuki gerideki hafızayı tazelemezsek, yaptığımız kusurları tekrar etme riski var. Onun için Bellek Fazla Pahalı bir şey. Hele ki hafızayı sanatla hatırlıyorsanız, tazeliyorsanız o Vakit Fazla daha kalıcı izler bırakıyorsunuz.”
Küratörlüğü’nü Şener Özmen’in yaptığı stant, 5 Mart 2023 tarihine kadar Aleni kalacak. Stant, ağır İlgi üzerine haftanın 7 günü saat 10.00 ile 18.00 ortasında Aleni kalacak
Yorum Yok